Hep derler eskiler "toprakla uğraşmak sinir stresi alır" diye, doğrudur doğru olmasına da bunun da istisnası var yabani otların temizlenmesi. Bu eylem insanı çileden çıkarmaya muktedirdir. Şimdi size kendimce geliştirdiğim metotları ve ipuçlarını anlatıcam yalnız peşin söyleyeyim ne botanistim- gerçi bunu istediydim lise 1de işsiz kalırım diye tm seçtim başka bölüme gittim şu an hala işsizim de neyse- ne de çiftçiyim. Benim bahçeyle alakam zaman zaman anneme yardım etmekten ibarettir ki annem de uzman çiftçi sayılmaz. Hoş benden daha çok anlıyor ama.
Şimdi sorun şudur genelde, eğer büyük tarla değilse bağ bahçe tabir edilen yerse bu iş benim gibi işten anlamayanlara yıkılır. Öncelikli problem hedef tespitidir, hangisi ot hangisi sebze onu bir çözmek lazım yoksa feci fırça yenilebilir. en temiz çözüm, yabani otların temizlenme ve çapa işlemini ekili bitkilerin çiçeklenme zamanına bırakmaktır. Neticede otlar çiçek açmıyor ekseri, güzelce ayrım yapar işine bakarsın ama işte zamanlama bizden bağımsız oluyor genelde, gerizekalı yabani otlar beklemiyor çiçeklenmelerini.
Al böyleyken alternatif metotlar gereklidir. Başlamadan önce trakya bölgesini mesken tutmuş yabani otlardan bahsediyorum bölgesel değişkenlik gösterir bu otların cinsi tahminim- bu otların adları var ama ben bilmem rahmetli dedeme sorardım ufakken ama aklımda kalmamış. Her neyse ön bilgi olarak bu metotlar biyolojinin genel kuralları ile şahsi gözlemlerim sonucu ortaya çıkmıştır.
1- Bu otların tek amacı hayatta kalmaktır o yüzden çeşitli adaptasyonlar geçirmişlerdir. Bunlardan biri kökünü gizlemektir. Bahçeye girdiniz kökünü göremediğiniz bitkiler yabani ottur. Bunun istisnası çilek,kabak gibi düşey sarmal büyüyen bitkilerdir ki bunları tanırsınız 3-5 tane bir şey.
2- Bu bitkiler köklerini daha derine salarlar, bitkiye hafif asılın hemen çıkmaya meyilliyse ekili bitkidir yok inat ediyorsa yabanidir. Eğer elinizde kalırsa mesuliyet kabul etmem, çaktırmadan geri ekersiniz mevsime göre ama riskli yöntem.
3- Yabani otlar diki bitkilerin aksine gövdeyi toprak altında bırakabilir. Zaten çapalamaya yolmaya başladığınızda sinir eden şey budur kökünü bulamazsınız, kökünü bulsanız gövde çokludur-gövde toprakta kalırsa tekrar büyüyor- resmen toprakla kazımak zorunda kalırsınız-kökü çok çapaklıdır. kısaca eziyettir ama bu iki yol işe yarıyor genelde.
4- En temizi bahçeye dikili bitkileri ayırmayı öğrenmek ama zor o da ya denedim biraz ismen bilsen bile isim-cisim eşleştirmesi zor. Zirai ilaçlar da var ama tavsiye etmem bahçeye zarar verir kimyasal.
Türkiye'deki çiftçilik ya baba mesleği diye ya topraklar boş kalmasın diye yada başka iş olmadığından yapılıyor ekseri. ABDli afili bi CEO gelse bizim çiftçilere "yapın yapmayın demiyorum ama hobi olarak yapın" der kesin. Yalnız babadan kalma metotlar yer yer en sağlamları da olabiliyor.
-Bu kısım siyasi kaçın- Her ne kadar marksistler ve kapitalistler tarımı feodal düzenden kalma görseler de bence tarım sektör olarak değilse bile çiftçiler gayet anarşistler doğaları gereği. Büyük ölçekde toprak varsılları ağalar feodalden ziyade baba kapitalistlerdir, sisteme entegre olup kitle üretim yaparlar stok vs ölçek büyütme makineleşme vs ile kapitalizmle bağdaşır ama benim bahsettiğim orta ve ufak toprak bağ bahçe sahipleri ekseriyetle ek iş olarak bunu yaparlar ve kendilerine eşe dosta üretim yaparlar. Kapitalist sisteme ters bir metot, üretim müşteri için olmalıdır hatta yeni iktisatçılara göre önce müşteriye ne satılabileceği hesaplanıp ondan sonra üretim yapılmalıdır. Bizim bahçe sahipleri ne yapıyor utanmadan kendilerine üretim eşe dosta göz hakkı veriyor bababak. Soran olursa bizim millet anarşist değil, belki değiller düşünsel olarak ama anti-kapitalist yanları da var farkında olmasalarda. Bahçe sahibi bahçeyi arttırmaya çalışmaz verimliliği arttırmaya da çalışmaz, bahçede çalışan aile dışı insana da işçi-köle muamelesi yapmaz. Ufak işletme verimsiz gizli işsiz sığınağı tarım sektörünün diğer bir yönü de subvansiyonlar ve kitle hareketleridir. İşçilerden daha organizedirler çiftçiler taban-tavan fiyatı mazot fiyatı gibi şeylerde birlikte hareket ederler. Kooperatifleri vardır vs vs.
özetle bizim marksist taifesi üstünü çizmekle hata yapıyor bence. Sovyetlerden kalma bir antipati var kanımca, çift taraflı husumet ama kapitalistler ellerinden gelse tarımı toptan ortadan kaldırır salt onun için bile çiftçilere destek vermeleri lazım bence, kapitalistlere ibneliğine.
hamiş: kapital sahipleri büyükbaşlar tarıma karşı ne yapmış diyenlere. Bunlar komplo teorisi gibi gelebilir ama düzenli aralıklarla hayvan hastalıkları kuş gribi, deli dana, bitkilere yönelik yeni hastalıklar, gdolu üretimler özellikle üretim artsın diye üretilen gdolu tohumlar-ikinciye ekemiyorsun eksen bile şekil şemal değişiyor böyle ıslah edeceklerse Allah'ta onları ıslah etsin. Dünya ticaret örgütü toplantılarında sadece sinai üretim tartışılmıyor, tarım sektörü daha fazla tartışılıyor özellikle ABD ile AB arasında. sanmayın ki sanayi devletleri tarım sektörünü öldürüp desteklemiyor. Onların payları daha fazla ve daha kapital endeksli intansif tarımsal üretim yapıyorlar sistemle daha uyumlu hal böyle olunca ulusal geliri tarıma dayalı ülkelere bile baskı yapıyorlar. AB'nin standartizasyonu Dünya bankasının kredisi gibi.Hibenin ne zararı var diyebilirsiniz, bu para sadece beyanata dayalı yani kimse ekip ekmediğine bakmıyor. Hal böyle olunca 3 kuruş ek gelir için çiftçilik yapan Mehmet ağa hazır para geliyor ekimin astarı yüzünden pahalı niye ekeyim demez mi? bence ortalama her Türk vatandaşı bunu der-çok fazla toprağı olanlar hariç. Türk Hükümeti işsizliğe ket vurmasına rağmen kapalı kapılar ardında verdiği sözlerden dolayı ülkedeki tarımsal ve hayvansal üretime gereken desteği vermiyor hatta köstekte oluyor. Yanlış anlamayın amaç tarımı bitirmek değil bu bahsettiğim ailesel ufak çaplı bahçe bağ tarımcılığını kapitalist sisteme entegre etmek. Bahçende marul yetiştirme şunu yetiştir iyi paraya gider gibi. Kötü belki değil para gelcek neticede ama dayatma dayatmadır en nihayetinde. ha bir de diğer hiç bir şeye inanmıyorsanız şöyle ortalıkta dolaşıp herhangi bir meyve sebzenin yerli tohumunu arayın, eğer bulabilirseniz ben satın almaya talibim bilginize. buldum diyenler mail atsın cidden.
14 Eylül 2011 Çarşamba
yabani ot
New
Tarımsal Mücadele
yabani ot
Etiketler:
anarşist çiftçiler,
bahçe temizliği,
çapalamak,
yabani ot
Tarımsal Mücadele
Reviewed by Dokkaebi
on
09:14
Rating: 5
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder